Page 137 - Nevzat Bingöl - Suriye'nin Kimliksizleri: Kürtler
P. 137
engellenmektedir. Dolayısıyla bugün halk arasında dolaşan
Kürtçe yayınlar ya yasadışı yollarla Lübnan ve İran’dan
Suriye’ye sokulmakta, ya da bu iş Suriye’de gizli olarak yapıl-
maktadır. Aslında yayın özgürlüğü bütün Suriyelilerin
karşılaştıkları bir problemdir. Zira hem muhalif parti ve örgütlere,
hem de sivil toplum örgütlerine kendi yayınlarını çıkarma ve
yayınlama izni verilmemektedir. Çıkanlar son derece sınırlı
koşullarda çıkmaktadır. Bu ise Uluslararası Medeni ve Siyasi
Haklar Sözleşmesi’nin sadece 27. maddesini değil, aynı sözleş-
menin 19. maddesini de ihlal etmek demektir. İfade ve düşünce
özgürlüğünü garantileyen bu madde, herkesin bilgi alma,
düşünme ve düşündüğünü sözlü, yazılı ve yayın yoluyla açık-
lama hakkını tanımaktadır. Bu hak elbette ki kayıtsız ve şartsız
değil; toplum güvenliği, genel asayiş, genel sağlık ve ahlâk sınır-
ları içinde olmalıdır (madde: 27-3). Suriye’deki kısıtlamaya
örnek olarak Kürt şâir ve yazar İbrahim Na’san’ı verebiliriz.
Kürtçe kültürel materyaller yayınladığı için 2002 yılının
başlarında tutuklanan bu kişi, bu raporun yazıldığı şu ana kadar
tutukluluğu devam etmektedir.
Kürt öğretmenlerin ders esnasında Kürtçe konuşmaları kesinlikle
yasak olduğu gibi, Kürt öğrencilerin de ders ve eğitim
bağlamında kendi dillerini kullanmalarına izin verilmemektedir.
Oysa 1992 yılında düzenlenen Haklar Bildirgesinin 3. maddesi
kendilerini toplumsal azınlık, çifte tabiiyet, dinsel ve dilsel azın-
lık kategorisinde gören insanların bu haklarını vurgulamakta ve
“devletler, kendilerini azınlık kategorisinde gören kimselerin
anadillerini öğrenmeleri ve bu dille eğitim yapmaları için en üst
seviyede mümkün olan bütün uygun tedbirleri alır” hükmünü
taşımaktadır. Aynı bildirgenin 4. maddesi taraf devletleri eğitim
ve kültür alanında olumlu icraatlar yapmakla sorumlu tutmakta;
bu bağlamda topraklarında yaşayan azınlıkların tarihleri, dilleri
ve kültürleri için tedbirler almaya zorlamaktadır. Buna göre
kendilerini belli azınlıklara nispet edenlere, bulundukları
toplumda tanınmalarını sağlayan fırsatlar verilmelidir.
137