Page 40 - Nevzat Bingöl - Suriye'nin Kimliksizleri: Kürtler

kendi adına tescil ettiremezler. Bundan dolayıdır ki, bu insanlar
açtıkları mekanları vatandaşlık haklarından tam olarak yarar-
lananlardan birinin adına tescil ettirmek ve böylece onu kendine
ortak ettirmek gibi bir durumla karşı karşıya kalırlar.

4- Bu gibi kimselerin aldıkları diplomalar da pratikte fazla
bir şey ifade etmez. Örneğin hukuk mezunu bir kişi avukatlık
yapma imkanları kendisine tanınmayınca ya bir sıvacının
yanında amelelik yaparak, ya da pamuk tarlasında güneşin al-
tında çalışarak geçimini sağlamak zorunda kalıyor. En küçük bir
muhalefet gösterdiğinde ise bilinen “dört yıldan başlar” sözünün
gereği olarak zindana atılır.

5- Kürtler ülkedeki sosyo-ekonomik reformlardan da yarar-
lanamazlar. Bu bağlamda toprak reformu çerçevesinde çiftçilere
verilen toprak Kürtlere verilmemektedir.
Sayım kurbanlarının haklarını arama dilekçeleri ve sorunu
uluslararası arenaya taşıması ise başlarına bela almakla eş an-
lamdadır.
1997 yılının Ekim ayında değişik bölgelere mensup sayım
kurbanları çeşitli siyasi ve dini teşkilatların da desteğiyle
20.000’in üstünde imza içeren bir dilekçeyi Hafız Esad’a gön-
derdiler. Dilekçenin içeriği şöyleydi:
“Zat-i alinize sadece Haseki ilinde sayıları on binleri bulan,
toplam sayıları ise yüz elli bine ulaşan Kürtlerin 1962 yılındaki
sayım çerçevesinde vatandaşlıktan çıkarılmalarından dolayı
uğradıkları mağduriyeti arz etmek istiyoruz.
Kütük defterlerine kendilerine özgü, “Suriye Yabancıları”
şeklinde kaydedilen bu insanlar devlet dairelerinde ve şirket-
lerinde çalışma ve silahlı kuvvetler saffında asli unsur olarak
hizmet etme hakkından mahrum bırakılmışlardır. Bunlar aynı
şekilde mülkiyet ve seyahat haklarından da mahrum edilmişlerdir.
Zira kendilerine verilen özel kimlik belgeleri otellerde ve tesislerde
kalma ve gıda karnesine sahip olma gibi günlük hayatta önem

40