Page 13 - Nevzat Bingöl - Suriye'nin Kimliksizleri: Kürtler
P. 13
Başlarken
Ortadoğu coğrafyasının hiçbir noktasında bugüne kadar
sağlıklı barış egemen olmadı. Emperyalist devletlerin kendileri
için parsa alanı olarak seçtikleri bu coğrafya dünya devletlerinin
hep arka bahçesi olarak görüldü ve bu topraklara hep acı ekilip
gözyaşı biçildi. Ortadoğu’nun kendine has iç çekişmeleri de
emperyalist devletlerin ekmeğine yağ sürdü. Bu çatışma ve iç çek-
işmelerinin yüzünden birbirine güvenmeyen, ticari olarak ilişki
geliştirmeyen birçok devlet oluştu; buna karşı kendi ayakları üz-
erinde duran tek bir devlet dahi kalmadı. Çatışmalar, Ortadoğu
coğrafyasının dünya tarihinde hep entrikalar ile anılmasına neden
oldu. Ortadoğu coğrafyası ihanetlerle anıldı. Kimin kime ihanet
ettiğinin ise hiçbir önemi yoktu.
Irkın ırka, bölgenin bölgeye, hatta kardeşin kardeşe ihanetiyle
konuşulur. Birbirine ihanet edenler bir süre sonra farlı çıkarlar ne-
deniyle hiçbir şey olmamış gibi yeniden bir araya gelebilmekte-
dirler. Emperyalist ülkelerin oyun alanıdır; yeni geliştirilen
silahların deneme alanıdır Ortadoğu.
İhanete en çok uğrayanlar da bu topraklarda 150 yıldır özgür-
lük için mücadele veren Kürtlerdir. Onlar hep damanın bir taşı
olarak düşünüldü. Emperyalistler kendi çıkarları için önce ce-
saretlendirir sonra ihanete uğratır, katliama tabi tutar. Kürtlerin
uğradığı katliamlarda ölenler bu gün bir araya getirilse Avrupa’da
ortalama bir devletin nüfusuna eşdeğerde. Tüm bu katliamlara
rağmen Kürtler ne bu inadından vazgeçti ne de sevdasından.
Irak’ın müttefik güçlerce işgalinin ardından Amerikan BOP’u
dillendirmeye başladı Kürtler ise yeniden keşfedildi. Halepçe
Katliamı anıldı, soykırımlar lanetlendi. Silahları Saddam’a veren
yine kendileri değilmiş gibi sahte ağıtlar yakıldı, gözyaşları
13